Tom hayaletlerin var olduğuna inanmıyor.
- Tom doesn't believe that ghosts exist.
Gerçekten hayaletlere inanır mısınız?
- Do you really believe in ghosts?
Mary bir hayalet ya da ruhu sırtına dokunmuş gibi hissetti.
- Mary felt as if a ghost or spirit had touched her back.
Benim yatağım büyük ve hortlaklar gelir ve gün boyunca onun üzerinde uyur.
- My bed is large, and ghosts come and sleep on it during the day.
Bugünlerde hiç kimse hortlaklara inanmıyor.
- Nowadays nobody believes in ghosts.
Maria would rather not ghostwrite for a living because she finds it a thankless task.