to form like a tunnel, catch, net, fill

listen to the pronunciation of to form like a tunnel, catch, net, fill
الإنجليزية - التركية

تعريف to form like a tunnel, catch, net, fill في الإنجليزية التركية القاموس.

tunnel
{i} tünel

Japonya'da en uzun tünel nerede? - Where is the longest tunnel in Japan?

Tren tünelden uğuldadı. - The train roared through the tunnel.

tunnel
yeraltı geçidi
tunnel
tünel yapmak
tunnel
tünel açmak
tunnel
{f} tünelle

Onlar düşman saldırısına karşı koymak için millerce yeraltı tünelleri kazdılar. - They dug miles of underground tunnels to resist the enemy attack.

Mümkün olduğu kadar tünellerden kaçınmaya çalışacağım. - I will try to avoid tunnels as much as possible.

tunnel
(fiil) tünel açmak
tunnel
(Tıp) Kapalı yol, tünel
tunnel
tunnel diode elek
tunnel
transistör gibi amplifikatör
tunnel
yeraltında yol veya geçit açmak
tunnel
{i} galeri (maden)
tunnel
{f} tünel aç
tunnel
yeraltı yolu
tunnel
yeraltı maden ocağının yatay yolu
tunnel
tunnel disease bends
الإنجليزية - الإنجليزية
{v} tunnel