Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

to find a solution to (a problem)

listen to the pronunciation of to find a solution to (a problem)
الإنجليزية - التركية

تعريف to find a solution to (a problem) في الإنجليزية التركية القاموس.

resolve
{f} çözümlemek
find a solution
çözüme ulaşmak
find a solution
çözüme ulaştırmak
find a solution
çözüm üretmek
resolve
kararlılık
resolve
çözünmek
resolve
ortadan kaldırmak
resolve
niyet

İki tarafın da iyi niyetiyle, sorunumuzun üstesinden gelinebilir. - With a bit of good will on both sides, our problems should be able to be resolved.

resolve
çöz

Yakında durumu çözebileceğini umuyorum. - I hope that you are able to resolve the situation soon.

Bu sorunu kesin olarak çözme zamanı. - It's time to resolve this question once and for all.

resolve
ayrıştırmak
resolve
karar

O, üniversiteye gitmeye karar verdi. - She resolved on going to college.

Onunla ilişkimi tamamen bitirmeye kesin karar verdim. - I resolved to break up with her cleanly.

resolve
azimlilik
resolve
halletmek
resolve
erimek
find a solution
bir çözüm bulmak
find a solution
çaresine bakmak
resolve
{f} -e azmetmek, -e kesin karar vermek: She resolved to give up cigarettes. Sigarayı bırakmaya karar verdi
resolve
{i} azim
resolve
{f} tahlil etmek
resolve
(Tıp) Eritmek
resolve
{f} haline getirmek
resolve
{i} yasa teklifi
resolve
{f} aklına koymak
الإنجليزية - الإنجليزية
resolve