to fiddle, play with, or mess around

الإنجليزية - التركية

تعريف to fiddle, play with, or mess around في الإنجليزية التركية القاموس.

المصطلحات ذات الصلة

noodle

(Eczacılık) Kesme makarna

noodle

{i} şehriye

Çin şehriyesi yemek istiyorum. - I want to eat Chinese noodles.

Anlık şehriyeler üniversite öğrencileri arasında temel bir yemektir. - Instant noodles are a staple among college students.

noodle

avanak

noodle

şerit halindeki makarna

noodle

{i} saksı

noodle

{i} k.dili. kafa

noodle

budala/şehriye

noodle

{i} budala

noodle

{i} kafa

noodle

budala veya sersem kimse

noodle

{i} erişte

Dana etli Çin eriştesi sever misin? - Do you like noodles with beef?

Erişteli ton balığı güvecini sevdiğini umuyorum. - I hope you like tuna noodle casserole.

الإنجليزية - الإنجليزية

تعريف to fiddle, play with, or mess around في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.

noodle

If the machine is really broken, noodling with the knobs is not going to fix it.

الواصلة

to fiddle, play with, or mess a·round