to extinguish (a flame or light)

listen to the pronunciation of to extinguish (a flame or light)
الإنجليزية - التركية

تعريف to extinguish (a flame or light) في الإنجليزية التركية القاموس.

put out
söndürmek

Yangını söndürmek için birlikte çalıştılar. - They worked together to put out the fire.

Yangını söndürmek uzun bir süre aldı. - It took a long time to put out the fire.

put out
ateş söndürmek
put out
(Dilbilim) dağıtmak
put out
(Tıp) uyutmak
put out
(Argo) birisiyle yatmayı kabul etmek
put out
(Dilbilim) işlerini karıştırmak
put out
rahatsızlık vermek
put out
vermek (ısı)
put out
şaşırtmak
put out
(Dilbilim) keyfini bozmak
put out
(deyim) (bildiri vb) yayınlamak
put out
rahatsız etmek
put out
çıkar

O üçlü zaten beş albüm çıkardı. - That trio has already put out five albums.

Tom elini çıkardı ve Mary'yi durdurdu. - Tom put out his hand and stopped Mary.

put out
(deyim) vurup bayıltmak. put sth. out
put out
çıkarmak, yaymak: That chimney's putting out a lot of smoke. O bacadan çok duman çıkıyor
put out
(deyim) put someone out
put out
(ısı)
put out
(deyim) yerinden çıkarmak(kol,bacak vb.)
put out
(deyim) bozmak. put out (one's) feelers [kd] baskalrinin dusuncesini yoklamak,nabiz yoklamak,agiz aramak
put out
(Fiili Deyim ) 1- uzatmak 2- çıkarmak
الإنجليزية - الإنجليزية
put out

When I saw the coffin I knew that I was respited, for, as I judged, there was space between it and the wall behind enough to contain my little carcass; and in a second I had put out the candle, scrambled up the shelves, half-stunned my senses with dashing my head against the roof, and squeezed my body betwixt wall and coffin.

to extinguish (a flame or light)
المفضلات