O, ıssız ada keşfetmek istiyor.
- He wants to explore the uninhabited island.
Dünyayı keşfetmek ve bir maceraya devam etmek istiyorum.
- I want to explore the world and go on an adventure.
Issız adayı keşfetmeyi umuyor.
- He hopes to explore the uninhabited island.
Ben gerçekten bu mağarayı keşfetmek istiyorum.
- I would really like to explore this cave.
Ben gerçekten bu mağarayı keşfetmek istiyorum.
- I would really like to explore this cave.
Araştırmacılar mağarada bir iskelet keşfettiler.
- The explorers discovered a skeleton in the cave.
Araştırmacılar ciddi bir gıda eksikliğinden muzdarip olmaya başladı.
- The explorers began to suffer from a severe lack of food.
Jeologlar çiftliğimizde petrol için araştırma yaptılar.
- The geologists explored for oil on our farm.
The committee has been exploring alternative solutions to the problem at hand.