Bazen büyükanneler, KGB'den daha tehlikelidir.
- Sometimes, Grandma is more dangerous than the KGB.
Radyoaktif maddeler tehlikelidir.
- Radioactive matter is dangerous.
Hem erkekleri hem de kadınları tehdit eden tehlikeler vardır.
- There are dangers that threaten both men and women.
Sami, Leyla'nın hayatını tehlikeye attı.
- Sami endangered Layla's life.
İtfaiyeciler her zaman hayatlarını tehlikeye atarlar.
- Firefighters always endanger their lives.
Tatoeba, yok olma tehlikesinde olan dillerin korunmasında katkıda bulunabilir mi?
- Can Tatoeba contribute to the saving of endangered languages?
O hayvanat bahçesinde bir kar leoparı olduğuna hâlâ inanamıyorum. Onların tehlike altındaki bir tür olduğunu düşünüyordum.
- I still can't believe they had a snow leopard in that zoo. I thought they were an endangered species.
If you endanger other people's life and liberty in your pursuit of happiness, I shall have to confiscate your arms, boys.
... people or more in the future will have on the earth will endanger, will threaten our ...