to design a building, machine, etc

listen to the pronunciation of to design a building, machine, etc
الإنجليزية - التركية

تعريف to design a building, machine, etc في الإنجليزية التركية القاموس.

plan
{f} planlamak

Her şeyi planlamak zorundayım. - I have to plan everything.

Tom ve Mary düğünlerini planlamakla meşgul. - Tom and Mary are busy planning their wedding.

plan
{f} plan yapmak

Başarılı olmak için iyi bir plan yapmak zorundasın. - To be successful, you have to establish a good plan.

Bir plan yapmak zorundayız. - We have to make a plan.

plan
düşünce

Yeni plan hakkında seninle aynı düşüncede değilim. - I can't agree with you with regard to the new plan.

plan
tasar

Planı nasıl tasarladı? - How did he work out the plan?

Sigara içerken planı tasarladım. - I conceived of the plan while I was smoking.

plan
josparını çizmek
plan
niyet
plan
kroki
plan
working plan ilk tasarı
plan
(Askeri) PLAN: Genellikle bir şehir veya çok küçük bir bölgenin çok büyük ölçekli haritası
plan
yol

Biz onun yeni bir yol yapma planına karşı çıktık. - We opposed his plan to build a new road.

New York'a bir yolculuk planlıyoruz. - We are planning a trip to New York.

plan
plan plannerplan yapan kimse
plan
tertip

Tom için bir parti tertip ettim. - I planned a party for Tom.

plan
{i} plan, düşünce, niyet, maksat
plan
(İnşaat) plan, program
plan
{i} taslak
plan
niyet maksat
plan
{f} planını çizmek
plan
{i} proje

Okul kulüpleri yaklaşan okul yılı için yapmayı planladıkları kamu hizmeti projelerini açıkça ana hatlarıyla belirtmelidir. - School clubs need to clearly outline the community service projects they plan to do for the upcoming school year.

Projeyi sorunsuz olarak daha ileriye götürmek için, biz planı birkaç kez revize ettik. - In order to progress the project smoothly, we have revised the plan several times.

plan
{f} tasarlamak, planlamak
الإنجليزية - الإنجليزية
plan

The architect planned the building for the client.

to design a building, machine, etc
المفضلات