to count or enumerate

listen to the pronunciation of to count or enumerate
الإنجليزية - التركية

تعريف to count or enumerate في الإنجليزية التركية القاموس.

tell
{f} demek

Bununla ne demek istediğini bana söyleyebilir misin? - Can you tell me what you mean by that?

Onlara ne demek istediğini söyle. - Tell them what you mean.

tell
anlatmak

Gerçeği anlatmak gerekirse o benim sevgilim. - To tell the truth, she is my girlfriend.

O, eşine gerçeği anlatmakta tereddüt etmedi. - He didn't hesitate to tell his wife the truth.

tell
söylemek

Gerçeği söylemek gerekirse, bu konu onu hiç ilgilendirmez. - To tell the truth, this matter does not concern it at all.

Bir taraftan seni yemeğe davet etmek için, diğer taraftan sana oğlumun evleneceğini söylemek için seni aradım. - I called you, on the one hand to invite you out to eat, and on the other to tell you my son is going to get married.

tell
nakletmek
tell
belli olmak
tell
göstermek
tell
seçmek
tell
söyle

Lütfen bana nerede yaşayacağını söyle. - Please tell me where you will live.

Trenin ne zaman kalkacağını lütfen bana söyleyebilir misin? - Can you please tell me what time the train leaves?

tell
bilmek

Onun bilmek istediğini Tom'un Mary'ye söylememek için iyi bir nedeni var. - Tom has a good reason for not telling Mary what she wants to know.

Bilmek istediğin her şeyi sana söyleyeceğim. - I'll tell you everything that you want to know.

tell
tahmin etmek

Ne olacağını tahmin etmek mümkün değil. - There is no telling what will happen.

Ne düşündüğünü tahmin etmek mümkün değil. - There is no telling what he is thinking.

tell
belli etmek
tell
etkili olmak
tell
tembihlemek
tell
tell söyle
tell
ark höyük
الإنجليزية - الإنجليزية
tell

And in his lap a masse of coyne he told, / And turned vpsidowne, to feede his eye / A couetous desire with his huge threasury.

to count or enumerate

    الواصلة

    to count or e·nu·mer·ate

    التركية النطق

    tı kaunt ır înumıreyt

    النطق

    /tə ˈkount ər əˈno͞omərˌāt/ /tə ˈkaʊnt ɜr ɪˈnuːmɜrˌeɪt/
المفضلات