الإنجليزية - التركية
تعريف to convey into official custody, or to a general depository في الإنجليزية التركية القاموس.
- return
- {f} dönmek
Bir hafta içinde eve dönmek zorundayım.
-I must return home within a week.
Çağımıza geri dönmek için ne yapmalıyız?
-In order to return to our era, what should we do?
- return
- {f} iade etmek
Kitabı bugün kütüphaneye iade etmek zorundayım.
-I have to return this book to the library today.
Dün yeşil bir kanepe aldım, ama kapıdan sığdıramadım, bu yüzden geri iade etmek zorunda kaldım.
-I bought a green couch yesterday, but I couldn't fit it through the door, so I had to return it.
- return
- geri gönderme
- return
- (Ticaret) geri çevirme
O onun aşkını geri çevirmedi.
-He did not return her love.
- return
- getirmek (kar)
- return
- dönüp gelme
- return
- yanıt vermek
- return
- {i} seçim sonucu
- return
- {i} tazminat
- return
- {f} nüksetmek
- return
- {i} bülten
- return
- dönüş, dönmek dön
- return
- {f} misilleme yapmak
- return
- {f} geri gelmek
- return
- {f} yansıtmak
- return
- {i} karşılık
Tom karşılık olarak bir şey istedi.
-Tom wanted something in return.
Karşılık olarak ne yapmak zorundayım?
-What do I have to do in return?
- return
- {i} geriye gitme
- return
- {f} karar vermek [mahk.]
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف to convey into official custody, or to a general depository في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- return
to convey into official custody, or to a general depository
الواصلة
to con·vey in·to Of·fi·cial custody, or to a gen·er·al de·pos·i·to·ryالنطق
Resimler
المفضلات