to condemn; to devote; to doom

listen to the pronunciation of to condemn; to devote; to doom
الإنجليزية - التركية

تعريف to condemn; to devote; to doom في الإنجليزية التركية القاموس.

vote
{f} oy kullanmak

Tom, Mary'nin oy kullanmak için çok genç olduğunu söyledi. - Tom said Mary was too young to vote.

Şu an oy kullanmak için kayıtlı mısınız? - Are you currently registered to vote?

vote
{f} oy vermek

Tom oy vermek için yeterince yaşlıdır. - Tom is old enough to vote.

Tom oy vermek için yeterince yaşlı değil. - Tom isn't old enough to vote.

vote
{f} oylamak
vote
oy
vote
{f} oylayarak kararlaştırmak
vote
{i} oylama

Delegeler onu ilk oylamada seçti. - The delegates elected him on the first vote.

Oylama on altı Mayıs günü gerçekleşti. - The vote took place on May sixteenth.

vote
önermek
vote
bildirmek
vote
(the ile) oy hakkı
vote
{i} seçim sonucu

Seçim sonucunun yakın olacağı herkes tarafından biliniyordu. - It was clear to everyone that the vote would be close.

vote
{i} oy hakkı

Kadınlara oy hakkı verildi. - Women were given the right to vote.

Her eyaletin, sadece bir oy hakkı vardı. - Each state had just one vote.

vote
{i} önerme
vote
(isim) oy, oylama, oylanan şey, seçim sonucu, karar, önerme
vote
{i} oy, rey
vote
{f} oy vermek: Everyone is obliged to vote in these elections. Bu seçimlerde herkes oy vermek zorunda
vote
{i} karar

Bir daha asla oy kullanmamaya karar verdim. - I've decided never to vote again.

Kararımı değiştirmiyorum. - I'm not changing my vote.

الإنجليزية - الإنجليزية
vote