Onu yazmak birkaç saatimi aldı.
- It took me several hours to write it.
Tatoeba'ya yüzlerce cümle yazmak isterdim ama yapmam gereken şeyler var.
- I would love to write hundreds of sentences on Tatoeba, but I've got things to do.
Yazı yazmak için bana biraz kağıt verin.
- Give me some paper to write on.
Kütüphane kitaplarına yazı yazmayın.
- Don't write in library books.
Visual Basic ile programlar yazabiliyorum.
- I can write programs in Visual Basic.
Bir mektubu kurşun kalem ile yazmamalısın.
- You must not write a letter with a pencil.
Bir mektubu kurşun kalem ile yazmamalısın.
- You must not write a letter with a pencil.
Tatoeba'ya yüzlerce cümle yazmak isterdim ama yapmam gereken şeyler var.
- I would love to write hundreds of sentences on Tatoeba, but I've got things to do.
Ben bir mektup yazmak zorundayım.
- I have to write a letter.
Judy'ye bir mektup yazmak niyetindeyim.
- I intend to write a letter to Judy.