الإنجليزية - التركية
تعريف to cause to marvel, or be surprised; used impersonally في الإنجليزية التركية القاموس.
- marvel
- marvel hayret et
- marvel
- {i} olağanüstü şey
- marvel
- {i} mucize
- marvel
- hayret
Alternatiflerin yokluğu zihni hayret verici bir şekilde temizler.
-The absence of alternatives clears the mind marvelously.
Öğretmen benim yanıtıma hayret etti.
-The teacher marvelled at my response.
- marvel
- şaşılacak şey
- marvel
- {f} hayret etmek
- marvel
- {i} harika
Harika bir zaman geçirdim.
-I had a marvelous time.
Paris'teki Picasso Müzesinde harika tablolar ve resimler var.
-In the Picasso Museum in Paris, there are marvelous paintings and drawings!
- marvel
- {f} garipsemek
- marvel
- garip bulmak
- marvel
- hayret uyandıran şey
- marvel
- {f} şaşmak
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف to cause to marvel, or be surprised; used impersonally في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- marvel
to cause to marvel, or be surprised; used impersonally
الواصلة
to cause to marvel, or be surprised; used im·per·son·al·lyالنطق
Resimler
المفضلات