to cause to break from internal pressure

listen to the pronunciation of to cause to break from internal pressure
الإنجليزية - التركية

تعريف to cause to break from internal pressure في الإنجليزية التركية القاموس.

burst
{i} patlama

Şükran Günü'nden bir önceki gün süpermarketler patlamaya hazır. - The day before Thanksgiving, the supermarkets are full to bursting.

Gama ışını patlamalarının olası nedenleri hakkında birkaç güncel teori vardır. - There are several current theories about the possible causes of gamma-ray bursts.

burst
(Çevre) hızlanma
burst
boşanmak göz yaşı
burst
patlayış
burst
(Bilgisayar) kağıt ayırma
burst
{f} patla

Su boruları dondu ve sonra patladı. - The water pipes froze and then burst.

Onların hepsi gülmekten patladılar. - They all burst out laughing.

cause to break
kırılmasına neden ol
burst
kağıt ayırmak
burst
{f} aniden açmak
burst
{f} patlak vermek
burst
{i} patlama, çatlama
burst
{f} fırlamak
burst
birde

Tom birden gülmeye başladı. - Tom burst out laughing.

Öyle güzel bir fıkraydı ki, herkes birden kahkahayı bastı. - It was such a nice joke that everybody burst out laughing.

burst
(fiil) patlak vermek, patlamak; atılmak, fırlamak; çatlamak, yarılmak; boşanmak (gözyaşı), fışkırmak; infilak etmek, ortaya çıkmak, aniden açmak, had safhaya gelmek
burst
ileri fırlamak
burst
{f} çatlamak
burst
(isim) patlama, infilak, hamle, ileri atılma, atış, açılma, göz önüne serilme
burst
{f} atılmak
burst
{s} patlamış, patlak
burst
bir el silah atımında yapılan atış
burst
{i} hamle
cause to break
kırılmasına neden olmak
cause to break
kırdırmak
الإنجليزية - الإنجليزية
burst

I burst the balloon when I blew it up too much.

to cause to break from internal pressure

    الواصلة

    to cause to break from in·ter·nal pres·sure

    التركية النطق

    tı kôz tı breyk fırm întırnıl preşır

    النطق

    /tə ˈkôz tə ˈbrāk fərm ənˈtərnəl ˈpresʜər/ /tə ˈkɔːz tə ˈbreɪk fɜrm ɪnˈtɜrnəl ˈprɛʃɜr/
المفضلات