Dil bilgisi açısından doğru olan cümle üretmek için çalışman gerekir.
- You should try to produce grammatical sentences.
Genel bir kural olarak, eleştirmek kolaydır ama alternatif öneri üretmek zordur.
- As a general rule, it's simple to criticize, but difficult to produce alternative suggestions.
Ada ihracatının %82'si, beşte dörtten fazlası, tarımsal ürünlerdir.
- 82% - more than four-fifths - of the island's exports is agricultural produce.
İngiltere, İspanyol ürünü ithal ediyor.
- England imports Spanish produce.
Sonuçta, onların ulaşım formu hiç kirlilik üretmez.
- After all, their form of transport produces no pollution at all.
Böyle uluslararası birleşme harika sonuçlar doğurdu.
- Such international cooperation produced great results.
Polis fiziksel kanıt göstermekte başarısız oldu.
- Police failed to produce physical evidence.