to boast; to be proud

listen to the pronunciation of to boast; to be proud
الإنجليزية - التركية

تعريف to boast; to be proud في الإنجليزية التركية القاموس.

glory
{i} görkem

Basitlik ifadenin görkemidir. - Simplicity is the glory of expression.

New York'un görkemi müzelerdir. - The glory of New York is its museums.

glory
şan

Böylece dünyanın şanı geçer. - Thus passes the glory of the world.

Şan ve şeref hayattan daha fazla sürer. - Glory lasts longer than life.

glory
{f} sevinmek
glory
{i} medarı iftihar
glory
{i} şan ve şeref

Şan ve şeref hayattan daha fazla sürer. - Glory lasts longer than life.

glory
medih
glory
{f} gurur duymak
glory
{f} -e çok sevinmek
glory
şeref

Şan ve şeref hayattan daha fazla sürer. - Glory lasts longer than life.

glory
ün
glory
güzel görünüş
glory
güz
glory
{f} ile çok övünmek
glory
çok sevinmek
glory
{i} ayla
glory
hale şeklini almak
glory
{i} nur
glory
(isim) şan, şeref, ün, ihtişam, görkem, hale, nur, ayla, mutluluk, cennet
glory
{i} mutluluk
الإنجليزية - الإنجليزية
glory