Bütün istediğim huzur ve sessizlik.
- All I want is peace and quiet.
Şimdi ihtiyacımız olan şey biraz barış biraz sessizlik.
- What we need now is a little peace and quiet.
Ben böylesine sakin bir yer olduğunu asla hayal etmedim.
- I never dreamed of there being such a quiet place.
Sakin bir ülkede yaşamak istiyorum.
- I would like to live in the quiet country.
Biz kırda sessiz bir gün geçirdik.
- We spent a quiet day in the country.
Çocuk kelebeği gördüğünde, onu kovalamaya girişti, bitişikteki bayanla sohbet ederken ona sessiz kalmasını söyleyen annesini kızdırdı.
- The boy, upon seeing a butterfly, proceeded to run after it, provoking the anger of his mother, who had ordered him to stay quiet while she gossiped with the lady next door.
Sadece sessizce burada oturalım.
- Let's just sit here quietly.
Karım ve ben sadece sessizce eve gitmek istiyoruz.
- My wife and I would just like to go home quietly.
Bu orman sakin ve huzurlu.
- This forest is quiet and peaceful.
Tom'dan daha huzurluyuz
- We're quieter than Tom.