الإنجليزية - التركية
تعريف to be transported in a vehicle; to travel as a passenger في الإنجليزية التركية القاموس.
- ride
- {f} binmek
Motorsiklete binmek gençler için tehlikeli olabilir.
-It can be dangerous for young people to ride motorcycles.
Tom Mary'ye onun atına binmek isteyip istemediğini sordu.
-Tom asked Mary if she wanted to ride his horse.
- ride
- {f} arabaya binmek (sürmeden)
- ride
- {f} yüzmek
- ride
- {f} bulut vb
- ride
- eleştirmek
- ride
- (in ile) yolculuk etmek
- ride
- gıcık etmek
- ride
- (su) üstünde kalmak
- ride
- zorla yönetmek
- ride
- {f} kafa bulmak
- ride
- huküm sürmek
- ride
- {f} taşımak (omuzunda vb)
- ride
- bindirmek
- ride
- {f} havada kalmak
- ride
- {f} gırgıra almak
- ride
- yüzmek binilmesi rahat olmak
- ride
- {f} sürüklenmek
- ride
- binip gitmek
- ride
- {f} geçmek (yol)
- ride
- {f} kullanmak
Kasksız motosiklet kullanmak tehlikelidir.
-It is dangerous to ride a motorbike without a helmet.
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف to be transported in a vehicle; to travel as a passenger في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- ride
Now, in calm weather, to swim in the open ocean is as easy to the practised swimmer as to ride in a spring-carriage ashore.
to be transported in a vehicle; to travel as a passenger
الواصلة
to be trans·port·ed in a vehicle; to trav·el as a pas·sen·gerالنطق
Resimler
السابق
المفضلات