Japonca çalışmaya başlayalı kırk yıl oldu.
- It is forty years since I began studying Japanese.
Tom müzik çalışmayı sever.
- Tom loves studying music.
Yabancı dil öğrenmek zordur.
- Learning a foreign language is difficult.
Yabancı dil öğrenmek zordur.
- It's hard to learn a foreign language.
Yabancı dil öğrenmek zordur.
- It's difficult to learn a foreign language.
Fransızca öğrenmek istiyorum.
- I want to learn French.
Tom çalışarak çok zaman harcar.
- Tom spends a lot of time studying.
Geriye dönüp bakıldığında, Keşke Tom çalışarak daha fazla zaman harcasaydı.
- In retrospect, Tom wishes he had spent more time studying.
Hayallerimden biri İzlandaca öğrenmek.
- One of my dreams is to learn Icelandic.
Yabancı dil öğrenmek zordur.
- It's difficult to learn a foreign language.
Tarih çalışmayı severim.
- I like studying history.
Amerikan dramasını çalışıyorum.
- I'm studying the American drama.
Şiiri ezberlemek zorunda kaldık.
- We had to learn the poem by heart.
Şiiri ezberlemek bir saatimi aldı.
- It took me an hour to learn the poem by heart.
... They say, oh, the reason I'm studying math and science is ...
... To the extent that you can make your studying process more ...