Tom ilk karşılaştığında Mary'nin ne kadar güzel olduğunu hatırladı.
- Tom remembered how beautiful Mary had been when he first met her.
New York'ta Ekim 1987 borsa krizi hâlâ etkili bir şekilde hatırlanmaktadır.
- The stock market crash of October 1987 in New York is still vividly remembered.
Sen her zaman hatırlanacaksın.
- You'll always be remembered.
Ölmeden önce bir şeye ulaşmak istiyorum. Hatırlanacak bir şey.
- I want to achieve something before I die. Something I'll be remembered for.
... will be remembered far longer than any person of wealth or fortune. Einstein's reconceptualization ...
... Think about what is remembered of any society ...