to be profitable

listen to the pronunciation of to be profitable
الإنجليزية - التركية

تعريف to be profitable في الإنجليزية التركية القاموس.

profitable
{s} kârlı

Kulağa çok kârlı gelmiyor. - That doesn't sound very profitable.

Savaş neoconlar için çok karlıdır. Ukrayna'da ve Rusya'ya karşı bir savaş, sadece onlar için büyük bir iş fırsatı olabilir. - War is very profitable for the neocons. A war in Ukraine and against Russia can only be a great opportunity for business to them.

profitable
{s} kazançlı

İnsanlara şirketinin kazançlı olduğunu düşündürmek için yapman gereken tek şey küçük bir hokkabazlık. - All you need is a little legerdemain in your accounting to make people think your company is profitable.

Ödünç para verme bu ülkede kazançlı bir iştir. - Money lending is a profitable business in this country.

pay
{i} ücret

Herkesin, hiçbir fark gözetilmeksizin, eşit iş karşılığında eşit ücrete hakkı vardır. - Everyone, without any discrimination, has the right to equal pay for equal work.

Fakir Japon göçmenler düşük ücretle çalışmaya istekliydiler. - Poor Japanese immigrants were willing to work for low pay.

pay
{i} ödenek
pay
{f} (paid)
profitable
faydalı
pay
{f} öde

Bugün senin öğle yemeğin için parayı ben ödeyeceğim. - I'll pay the money for your lunch today.

Kredi kartıyla ödeyebilir miyim? - Can I pay with a credit card?

profitable
randımanlı
profitable
ekon
profitable
(Ticaret) verimli
pay
karşılığını vermek
pay
maaş

Maaş altı kişilik bir aile için yeterli değildir. - The pay is not adequate for a family of six.

Ben kumar için biçilmiş kaftan değilim. Belki sadece şanssızım fakat maaşım için çalışmak daha emin bir şeydir. - I'm not cut out for gambling. Maybe I'm just unlucky, but working for my pay is more of a sure thing.

pay
vergin
pay
yarar sağlamak
pay
ödemek

Tom, Mary ile birlikte her çıkışında her zaman hesabı ödemek zorunda kalmaktan usandı. - Tom became tired of always having to pay the bill every time he went out with Mary.

Vergi ödemek her işçinin yükümlülüğüdür. - It is the obligation of every worker to pay taxes.

pay
kâr getirmek
profitable
yararlı
pay
(Askeri) ÖDEME: Bir borcun tasfiyesi
pay
{f} para vermek

Bir otel odasına dünya kadar para vermek istemiyorum. - I don't want to pay through the nose for a hotel room.

pay
{i} bedel

Birisi bedeli ödemek zorunda. - Someone has to pay the price.

Bir dahaki sefere bunun bedelini ödersin! - Next time you'll pay for it!

pay
kar getirmek
pay
pay dirt işletme zahmetine değer mi
pay
{i} ödeme

Onun ödemesi gerektiğini iddia ettim. - I demanded that he should pay.

O kadar fazla ödemeye param yetmez. - I cannot afford to pay so much.

pay
(fiil) ödemek, karşılığını vermek, para vermek, değmek, etmek
profitable
{s} kârlı, kazançlı; ekon. rantabl
الإنجليزية - الإنجليزية
pay
profitable
{a} gainful, lucrative, advantageous
profitable
{a} lucriferous
profitable
{a} lucrous
profitable
{a} lucrific
Profitable
moneymaking
profitable
producing a profit
profitable
Yielding or bringing profit or gain; gainful; lucrative; useful; helpful; advantageous; beneficial; as, a profitable trade; profitable business; a profitable study or profession
profitable
promoting benefit or gain; "a profitable meeting to resolve difficulties"
profitable
yielding material gain or profit; "profitable speculation on the stock market"
profitable
A profitable organization or practice makes a profit. Drug manufacturing is the most profitable business in America It was profitable for them to produce large amounts of food. + profitably prof·it·ably The 28 French stores are trading profitably. + profitability prof·it·abil·ity Changes were made in operating methods in an effort to increase profitability
profitable
providing profit; "a profitable conversation"
profitable
productive of profit; "a profitable enterprise"; "a fruitful meeting"
profitable
promoting benefit or gain; "a profitable meeting to resolve difficulties" yielding material gain or profit; "profitable speculation on the stock market" providing profit; "a profitable conversation
profitable
Something that is profitable results in some benefit for you. collaboration which leads to a profitable exchange of personnel and ideas. + profitably prof·it·ably In fact he could scarcely have spent his time more profitably. producing a profit or a useful result   unprofitable
profitable
providing profit; "a profitable conversation
profitable
{s} lucrative, paying; rewarding, beneficial; producing income
to be profitable

    الواصلة

    to be pro·fi·ta·ble

    التركية النطق

    tı bi präfıtıbıl

    النطق

    /tə bē ˈpräfətəbəl/ /tə biː ˈprɑːfətəbəl/

    فيديوهات

    ... allow the functioning of viable, profitable news ...
    ... drill, when you want to produce, when it's most profitable for you. These are public ...
المفضلات