Ruhsal sinir bozuntum vardı.
- I had a mental breakdown.
Çocuğun problemleri fiziksel, ruhsal değil.
- The boy's problems are physical, not mental.
Bazı akıl hastalıklarının zaten tedavisi var.
- Some mental illnesses already have a cure.
Akıl hastanesine gönderildi.
- She was sent to a mental hospital.
Beni zeka olarak destekleyecek çok arkadaşım var.
- I have a lot of friends to support me mentally.
Onun aşırı sömürge zihniyeti var. O, İspanyol kültürü için deli oluyor.
- She has extreme colonial mentality. She is crazy for Spanish culture.
Onların hepsi kahrolası kaçık.
- They're all fucking mental.
Yüksek düzeydekilerin emirlerine itaat ederken zihinsel gücüm askıya alınmış canlandırmada kaldı. Bu, orduda herkeste karakteristiktir.
- My mental faculties remained in suspended animation while I obeyed the orders of the higher-ups. This is typical with everyone in the military.
Kadınlar sık sık zihinsel olarak erkeklerden daha güçlüdür.
- Women are often mentally stronger than men.
He is the most mental freshman I've seen yet.
... in physical health, and they may be even more remarkable progress in mental health as we ...
... But for most of us, we have the ongoing monkey mind mental ...