Derin ve saygılı huşuyla şamdanı önceki yerine koydum.
- With deep and reverent awe I replaced the candelabrum in its former position.
Sana gerekten korkunç bir şey göstereyim.
- Let me show you something really awesome.
Bu gerçekten oldukça korkunç görünüyor.
- That really sounds quite awesome.
Mary onunla tanışan herkese huşu telkin eden bir kadın.
- Mary is a woman who inspires awe in all who meet her.
O onun önünde huşu içinde durdu.
- He stood in awe before her.
... But they're definitely the team I was in awe of. ...
... me- it left you kind of in awe of the players, of the setup, ...