to assist, forward, promote, advance

listen to the pronunciation of to assist, forward, promote, advance
الإنجليزية - التركية

تعريف to assist, forward, promote, advance في الإنجليزية التركية القاموس.

further
daha ileri

O, daha ileriye yürüyemedi. - He could not walk any further.

Ben daha ileri yürüyemem. - I can't walk any further.

further
ilâveten
further
ilerlemesini sağlamak
further
ileri

Ben daha ileriye gidemem. - I can't go any further.

Ben daha ileri yürüyemem. - I can't walk any further.

further
daha

İçeriye girmek ve bunu daha fazla görüşmek için bir randevu al lütfen. - Please make an appointment to come in and discuss this further.

Kuzeyde İskoçya, güneyde İngiltere, batıda Galler ve daha batıda da Kuzey İrlanda var. - In the north, there's Scotland; in the south, England; in the west, Wales; and further west, Northern Ireland.

further
daha ilerde
further
üstelik
further
başka bir

Başka bir talimata kadar sessiz kalacaksın. - You will remain silent until further instructed.

Başka bir işlem yapılmayacaktır. - No further action will be taken.

further
başka

Soracak başka sorunuz var mı? - Do you have any further questions to ask?

Söyleyecek başka bir şeyin var mı? - Do you have anything further to say?

further
başka yere
further
daha fazla

O, beni daha fazla sorumluluktan kurtarıyor. - That absolves me from further responsibility.

İçeriye girmek ve bunu daha fazla görüşmek için bir randevu al lütfen. - Please make an appointment to come in and discuss this further.

further
bun dan başka
further
{s} ötedeki, uzaktaki, daha uzak
further
f ilerletmek
further
{s} ötedeki
further
yardım et mek furthermore z bundan başka
further
(zarf) daha ileri, daha fazla, ileri, ileride, öte, ötede, öteye, ayrıca, bundan başka
further
{s} ileriki
الإنجليزية - الإنجليزية
{v} further
to assist, forward, promote, advance
المفضلات