to apply blacking to something

listen to the pronunciation of to apply blacking to something
الإنجليزية - التركية

تعريف to apply blacking to something في الإنجليزية التركية القاموس.

black
siyahi

Obama, Beyaz Saray'daki ilk siyahi başkan. - Obama is the first black president in the White House.

Amerika Birleşik Devletleri'nin ilk siyahi başkanı Barack Obama'ydı. - The first black president of the United States was Barack Obama.

black
siyah renk

O her zaman siyah renkli kıyafetler giyer. - He always wears black clothes.

Biri beyaz ve biri siyah renkli iki küçük sincap, büyük bir ormanda yaşadı. - Two little squirrels, a white one and a black one, lived in a large forest.

black
yağız (at)
black
karartmak
black
kara derili
black
sinirli
black
şeytani
black
kara listeye almak
black
sade

Kahvenizi nasıl istersiniz, sade mi yoksa kremalı mı? - How would you like your coffee, black or with cream?

O, her zaman kahvesini sade içer. - He drinks his coffee black every time.

black
siyahlanmak
black
(Tıp) Siyah, kara
black
{f} siyahlatmak
black
(fiil) siyaha boyamak, siyahlatmak, karartmak
black
{i} is
black
{s} morarmış

Leyla'nın bir gözü morarmıştı. - Layla had a black eye.

Tom'un yüzü tamamen morarmıştı. - Tom's face was all black and blue.

black
{s} kötü

Amerika'daki bazı batıl inançlı insanlar eğer bir kedi sizin yolunuzdan geçerse, kötü şansınız olacağına inanıyor. - Some superstitious people in America believe that if a black cat crosses your path, you'll have bad luck.

Siyah kediler kötü şanstır. - Black cats are bad luck.

black
{i} siyah boya
black
{s} koyu

Kahvemi koyu alacağım. - I'll take my coffee black.

Tom her zaman kahvesini koyu içer. - Tom always drinks his coffee black.

black
{s} uğursuz

Kara kedi uğursuzluk getirir. - Black cats bring bad luck.

Bazı insanların neden kara kedilerin uğursuz olduğunu düşündüğünü merak ediyorum. - I wonder why some people think black cats are unlucky.

الإنجليزية - الإنجليزية
black

Loving you, I could conceive no life sweeter than hers -- to be always near you; to black your boots, carry up your coals, scrub your doorstep; always to be working for you, hard and humbly and without thanks.