Tom bana sabırsızlıkla beklediği bir şeyi olmadığını söyledi.
- Tom told me he had nothing to look forward to.
Okyanus araştırmasının geleceğini onun geçmişiyle tahmin edeceksek birçok heyecan verici keşifleri elbette dört gözle bekleriz.
- If we are to judge the future of ocean study by its past, we can surely look forward to many exciting discoveries.
I enjoyed his writing very much, and I look forward to meeting him in person.