Her halükârda o senin ağabeyin.
- In any case, he's your big brother.
Her halükarda seni ilgilendirmez.
- In any case, it's no business of yours.
Her halukârda endişelenmene gerek yok.
- In any case, you don't need to worry.
Her halukarda, bu işi yarına kadar bitirmek zorundayım.
- In any case, I must finish this work by tomorrow.
Her durumda, ben zaten tamamen size affettim.
- In any case, I've already entirely forgiven you.
Ne olursa olsun düşüncemi değiştirmeyeceğim.
- In any case, I won't change my mind.
Ne olursa olsun, varsayımında hatalısın.
- In any case, you are wrong in your conjecture.