Biz onlara para ve giysi sağladık.
- We provided them with money and clothes.
Çıkardığın giysileri dikkatlice yerine koy.
- Stow away carefully the clothes you removed.
Elbiselerinin geriye kalanını çamaşırhaneye koydum.
- I put the rest of your clothes in the laundry.
Tom elbiselerini yerine koydu.
- Tom put away his clothes.
Bana beyaz iplikli bir makara verin.
- Please give me a spool of white thread.
Babaannem eğildi ve bir iğne ve iplik aldı.
- My grandma stooped down and picked up a needle and thread.
İğneye iplik geçiremediğim için dikiş dikmeyi sevmiyorum.
- I don't like sewing because I can't thread the needle.
Tom çamaşır ipi olarak kullanmak için biraz ip aldı.
- Tom bought some rope to use as a clothesline.
Tom kirli elbiselerini çıkardı ve onları çamaşır makinesine attı.
- Tom stripped off his dirty clothes and threw them into the washing machine.
O, Japon giysilerin içinde daha iyi görünüyor.
- She looks better in Japanese clothes.
Çıkardığın giysileri dikkatlice yerine koy.
- Stow away carefully the clothes you removed.
Let him go on. Do not interrupt him. He cannot go back, and maybe could not proceed at all if once he lost the thread of his thought..
thread a needle.
... uncover the silk threads instincts ...