الإنجليزية - التركية
تعريف the work of a sailor في الإنجليزية التركية القاموس.
- navigation
- dolaşma Gezinti
- navigation
- gezinme
- navigation
- deniz yolculuğu
- navigation
- dümencilik
- navigation
- (Askeri) deniz trafiği
- navigation
- (Ticaret) seyrisefer
- navigation
- yöngüdüm
- navigation
- akıllı yön bulma sistemi
- navigation
- deniz ya da uçak yolculuğu
- navigation
- denizcilik
- navigation
- {i} gemi seferi, gemi yolculuğu
- navigation
- {i} gemicilik
- navigation
- {i} gemi yolculuğu
- navigation
- (Askeri) Seyir, sefer
- navigation
- {i} navigasyon
Donanma jetlerinin navigasyonda önemli bir bozumu vardı ve onlar yanlışlıkla kendi askerlerini bombaladılar gibi görünüyor.
-It seems the navy jets had a major screw-up in navigation and they bombed their own troops by mistake.
Onun yüzeysel navigasyon bilgisi var.
-He has a superficial knowledge of navigation.
- navigation
- (Askeri) DENİZ TRAFİĞİ, SEYRÜSEFER, SEYİR: Bir geminin, verilen bir rotaya göre, bir yerden bir yere sevki ve idaresi; bir tayyarenin, bir geminin veya aracın, bilinmeyen bir çevredeki yerinin tespiti, rotasının çizilmesi ve bu noktadan bir başka noktaya, emniyetle ve sıhhatle sevk ve idare edilmesi bilim ve tekniği. Seyrüseferinşu nevileri vardır: (celestial navigation), (dead reckoning navigation) ve (radio navigation). Bu terimlere bak
- navigation
- denizcilik/sefer
- navigation
- (isim) gemi yolculuğu, gemicilik, sefer, denizcilik, navigasyon
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف the work of a sailor في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- navigation
- seafaring
- sailing
the work of a sailor
الواصلة
the work of a sail·orالتركية النطق
dhi wırk ıv ı seylırالنطق
/ᴛʜē ˈwərk əv ə ˈsālər/ /ðiː ˈwɜrk əv ə ˈseɪlɜr/
Resimler
السابق
المفضلات