Hiç kimse büyük bir kelime hazinesi olan bir deliden daha tehlikeli değildir.
- No one is more dangerous than a fool with a large vocabulary.
Dilbilgisinde ve kelime hazinesinde, bazı lehçeler standart dilden önemli ölçüde farklıdır
- In grammar and vocabulary, some dialects differ significantly from the standard language.
Bu yüz İngilizce sözlük kelimelerini yarına kadar ezberlemek zorundayım ama olası bir yolu olup olmadığını merak ediyorum.
- I have to memorize these hunded English vocabulary words by tomorrow, but I wonder if there's any possible way.
Sözlükte kelimeye bakacağım.
- I'll look up the vocabulary in the dictionary.
Haydi bu konuda yeni sözcük haznesiyle cümleler bulun, yandaki _____ listesine onları ekleyin; ve çevirin.
- Let's find sentences with new vocabulary on this topic, add them to the following list: _____; and translate them.
Korece kelime hazinesi üç bileşenden oluşur, yerli sözcükler, Çince-Korece sözcükler ve ödünç sözcükler.
- The Korean vocabulary is composed of three components: native words, Sino-Korean words and loanwords.
Goethe'nin kişisel sözcük dağarcığı neredeyse seksen bin sözcükten oluşuyordu.
- Goethe's personal vocabulary consisted of about eighty thousand words.
Kelime çalışmaktansa güzel bir roman okumayı tercih ederim.
- I would rather read a nice novel than study vocabulary.
Kelime bilgisini doğal bir şekilde öğrenin.
- Learn vocabulary in a natural way.
Sami Arapça kelime bilgisini geliştirdi.
- Sami improved his Arabic vocabulary.
The vocabulary of social sciences is often incomprehensible to ordinary people.