Onun yaptığında hiçbir kötü niyet yoktu.
- There was no malice in what he did.
Ona karşı hiçbir kötü niyet taşımıyorum.
- I bear him no malice.
Bu tür şeyler çoğunlukla kötülükten daha ziyade bir kaza sonucudur.
- Such things are often a result of accident rather than malice.
O bizim gruba karşı kötülük taşımaktadır.
- She bears malice toward our group.