Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

the quantity baked at once; a batch; as, a baking of bread

listen to the pronunciation of the quantity baked at once; a batch; as, a baking of bread
الإنجليزية - التركية

تعريف the quantity baked at once; a batch; as, a baking of bread في الإنجليزية التركية القاموس.

baking
pişim
baking
(Gıda) pişirerek

Tom ve Mary öğleden sonrayı bal kabaklı turta pişirerek geçirdiler. - Tom and Mary spent the afternoon baking pumpkin pies.

Tom ve Mary tüm sabahı kekler pişirerek geçirdi. - Tom and Mary spent all morning baking cupcakes.

baking
{i} pişirme

Tom Mary'yi John'un doğum günü partisi için bir kek pişirmeye ikna etti. - Tom talked Mary into baking a cake for John's birthday party.

Sen hiç onları kızartma yerine patateslerini fırında pişirmeyi düşündün mü? - Have you ever thought about baking your potatoes instead of frying them?

baking
{f} fırında pişir

Tom çok gençken fırında pişirmekle ​​ilgilenmeye başladı. - Tom became interested in baking when he was very young.

Sen hiç onları kızartma yerine patateslerini fırında pişirmeyi düşündün mü? - Have you ever thought about baking your potatoes instead of frying them?

baking
fırında pişirme

Sen hiç onları kızartma yerine patateslerini fırında pişirmeyi düşündün mü? - Have you ever thought about baking your potatoes instead of frying them?

Tom çok gençken fırında pişirmekle ​​ilgilenmeye başladı. - Tom became interested in baking when he was very young.

baking
kızgın
baking
{i} fırınlama
baking
{i} (bir) pişim
baking
kor halinde
baking
Du$uK SICAKLIK iSiL i$LEMi
الإنجليزية - الإنجليزية
baking
the quantity baked at once; a batch; as, a baking of bread
المفضلات