Senin onayınla, işi ona teklif etmek istiyorum.
- With your approval, I would like to offer him the job.
Size iş teklif etmek istiyoruz.
- We want to offer you the job.
Onun şirketi halka arz hisse sattığında Tom milyarder oldu.
- Tom became a billionaire when his company sold shares in an initial public offering.
Tom herhangi bir açıklama sunmadı.
- Tom didn't offer any explanation.
Bu okul İngilizce, Fransızca ve İspanyolca kursları sunmaktadır.
- This school offers English, French and Spanish courses.
Biz bu yeni ürünleri liste fiyatının % 20 altında sunabiliriz.
- We can offer these new products at 20% below list price.
Mağaza yakında kapanıyor ve her şeyi yarı fiyata sunuyor.
- The store is closing soon and is offering everything at half price.