Noel için nineme bir gömlek vereceğim.
- I'll give grandma a shirt for Christmas.
Haftada iki kez anneannemi ziyaret ederim.
- I visit my grandmother twice a week.
Anneannem yavaşça konuşuyor.
- My grandmother speaks slowly.
Noel için nineme bir gömlek vereceğim.
- I'll give grandma a shirt for Christmas.
Bugün ninemin doğum günü.
- Today's my grandmother's birthday.
Bazen büyükanneler, KGB'den daha tehlikelidir.
- Sometimes, Grandma is more dangerous than the KGB.
Büyükannem bir motosiklet sürebilir, ve dahası bir bisikleti de.
- My grandmother can ride a motorcycle, and what's more, a bicycle.
Büyük annem çok yaşlandı.
- My grandma has gotten very old.
Ne yazık ki büyük annemin ne bir kümesi ne de bir motosikleti vardı.
- I'm afraid my grandma neither has a henhouse nor a motorcycle.
Büyükannem senden daha hızlı mesaj yazıyor.
- My grandma texts faster than you.
Kırmızı şemsiye ona büyükannesini hatırlattı.
- The red umbrella reminded her of her grandma.
Babaannem eğildi ve bir iğne ve iplik aldı.
- My grandma stooped down and picked up a needle and thread.
Babaannenin ani ölümünden sonra, büyükbaba hızla yaşlanmaya başladı.
- After Grandma's sudden death, Grandpa began to age rapidly.
Anneannemin bir ikizi var.
- My grandma has a twin.
Büyükannemi ziyaret edeli uzun zaman oldu.
- It's been a long time since I visited my grandmother.
Büyükannem akşam yürüyüşe gidiyor.
- My grandmother goes for a walk in the evening.
Büyükannenin ilk adını hatırlıyor musun? - Hayır, ona her zaman sadece nine derdim.
- Do you remember the first name of your grandmother? - No, I just always called her granny.
Şu küçük ev, küçük bir kızken ninemin yaşadığı, papatyalarla kaplı ve etrafında elma ağaçları olan bir tepede bulunan küçük eve çok benziyor.
- That little house looks just like the little house my grandmother lived in when she was a little girl, on a hill covered with daisies and apple trees growing around.