الإنجليزية - التركية
تعريف the joint between the foot and the leg في الإنجليزية التركية القاموس.
- ankle
- {i} ayak bileği
Bir taşa takıldım, ayak bileğimi incittim.
-I tripped on a stone, twisting my ankle.
Burkulmuş bir ayak bileği onu bir ay yürümekten alıkoydu.
-A sprained ankle disabled him from walking for a month.
- ankle
- (Tıp) Ayak bileği, aşık çıkıntısı, tarsus
- ankle
- {i} ayak bileği kemiği
- ankle
- ankle bone aşık kemiği
- ankle
- ayak bilek
Eğer zayıf ayak bilekleriniz varsa, onları seyahat etmeden önce güçlendirin.
-If you have weak ankles, strengthen them before traveling.
Benim ayak bileklerim sık sık şişer.
-My ankles often become swollen.
- ankle
- ayak bileği eklemi
- ankle
- {f} yürümek
Burkulmuş bir ayak bileği onu bir ay yürümekten alıkoydu.
-A sprained ankle disabled him from walking for a month.
- ankle
- (fiil) yürümek
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف the joint between the foot and the leg في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- {n} ankle
the joint between the foot and the leg
الواصلة
the joint be·tween the foot and the legالتركية النطق
dhi coynt bitwin dhi fût ınd dhi legالنطق
/ᴛʜē ˈʤoint bēˈtwēn ᴛʜē ˈfo͝ot ənd ᴛʜē ˈleg/ /ðiː ˈʤɔɪnt biːˈtwiːn ðiː ˈfʊt ənd ðiː ˈlɛɡ/
Resimler
المفضلات