the jewelry itself

listen to the pronunciation of the jewelry itself
الإنجليزية - التركية

تعريف the jewelry itself في الإنجليزية التركية القاموس.

piercing
{s} içine işleyen
piercing
(soğuk) içe işleyen
piercing
tiz
piercing
içe işleyen
piercing
{i} delen
piercing
soğuk

Dışarıda çok sert bir soğuk vardı. - It was piercingly cold outside.

piercing
acı
piercing
(rüzgâr) sert
piercing
(ses) güçlü
piercing
{f} del

Tom'un delici bir sesi var. - Tom has a piercing voice.

O beni delici gözleriyle büyülüyor. - He enchants me with his piercing eyes.

piercing
delerek
piercing
(Mühendislik) delme (Mannesman metodu)
piercing
aşırı yüksek çığlık
piercing
Cildin ve altındaki yağ tabakasının ya da kıkırdağın delinmesi ve takı ya da iğne takılması usulü ile gerçekleştirilen vücut süsleme sanatı, pirsing
piercing
Hızma
piercing
{f} del: prep.dele
piercing
(sıfat) delip geçen, delici, keskin, içine işleyen
piercing
(isim) delme
piercing
arayan/keskin/sert
piercing
{f} del: prep.delerek
الإنجليزية - الإنجليزية
piercing
the jewelry itself

    الواصلة

    the jew·el·ry it·self

    التركية النطق

    dhi culri îtself

    النطق

    /ᴛʜē ˈʤo͞olrē ətˈself/ /ðiː ˈʤuːlriː ɪtˈsɛlf/
المفضلات