Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

the execution of a will

listen to the pronunciation of the execution of a will
الإنجليزية - التركية

تعريف the execution of a will في الإنجليزية التركية القاموس.

willing
{s} istekli

O,o kediye bakmak için istekliydi. - He was willing to care for that cat.

Ben teklifinizi almaya istekliyim. - I am willing to take your offer.

willing
gönüllü

Tom'un bize yardım etmek için gönüllü olduğundan oldukça eminim. - I'm pretty sure Tom's willing to help us.

Tom bir şey denemek için gönüllü. - Tom is willing to try anything.

willing
gönülden gelen
willing
rıza gösteren
willing
gönlü olmak
willing
içten gelen
willing
{f} iste

Akıllı bir okuyucu, anonim kaynaklar dahil, okudukları her şeyi tartmak için istekli olmalıdır. - An astute reader should be willing to weigh everything they read, including anonymous sources.

O,o kediye bakmak için istekliydi. - He was willing to care for that cat.

willing
istekli hazır
willing
{s} 1. rıza gösteren; istekli; hevesli: He was a very willing accomplice. Suç ortağı olmaya dünden razıydı. She was a willing source of
willing
{s} gönülden
willing
{s} hazır

Ev ödevinizde size yardım etmeye hazırım. - I am willing to help you with your work.

O her zaman başı dertte olan insanlara yardım etmeye hazırdı. - She was always willing to help people in trouble.

willing
willinglyisteyerek
willing
içten
willing
{s} razı

Onu hala bedava yapmaya razıyım. - I'm still willing to do that for free.

Böyle yüksek bir bedel ödemeye razı değilim. - I'm not willing to pay such a high price.

willing
{s} candan
willing
rıza gösteren; istekli; hevesli: He was a very willing accomplice. Suç ortağı olmaya dünden razıydı. She was a willing source of
willing
gönüllülük
الإنجليزية - الإنجليزية
willing
the execution of a will

    الواصلة

    the ex·e·cu·tion of a will

    التركية النطق

    dhi eksıkyuşın ıv ı wıl

    النطق

    /ᴛʜē ˌeksəˈkyo͞osʜən əv ə wəl/ /ðiː ˌɛksəˈkjuːʃən əv ə wəl/
المفضلات