Bir yüz çıbanım var.Bir burun deliğinin arkasında acılı bir yumru var.
- I have a facial boil. There's a painful lump at the back of one nostril.
Su kaynamaya başladı.
- The water began to boil.
İzlenen demlik asla kaynamaz.
- A watched pot never boils.
Su kaynatman gerekebilir.
- You may need to boil water.
Tom su kaynatmayı bilmiyor.
- Tom doesn't know how to boil water.
Bir yumurtayı kaynatmak yaklaşık on dakika sürer.
- It takes about ten minutes to boil an egg.
Suyu kaynatmak sadece üç dakika sürer.
- It takes only three minutes for the water to boil.