the action of the verb to belong

listen to the pronunciation of the action of the verb to belong
الإنجليزية - التركية

تعريف the action of the verb to belong في الإنجليزية التركية القاموس.

belonging
{i} eşya

Tom tüm eşyalarını bir araya toplandı. - Tom gathered together all his belongings.

Brian eşyalarını geride bıraktı. - Brian left his belongings behind.

belonging
ait olarak
belonging
ait olma
belonging
{f} ait ol

Japon Diş Hekimleri Birliği sorunu Japon Diş Hekimleri Birliğinden LDP ye ait olan Diyet üyelerine yapılan gizli bağışlarla ilgili bir olaydır. - The Japanese Dentists Association affair is an incident concerning secret donations from the Japanese Dentists Association to Diet members belonging to the LDP.

Biz belgenin onun erkek kardeşine ait olduğu gözüyle baktık. - We regarded the document as belonging to her brother.

belonging
kişisel eşya

Kişisel eşyalarımı otobüste bırakabilir miyim? - May I leave my belongings on the bus?

Tom tüm kişisel eşyalarını küçük bir valize koydu. - Tom put all his belongings in a small suitcase.

belonging
(Sosyoloji, Toplumbilim) aidiyet (gad)
الإنجليزية - الإنجليزية
belonging

A need for belonging seems fundamental to humans.

the action of the verb to belong

    الواصلة

    the ac·tion of the verb to be·long

    التركية النطق

    dhi äkşın ıv dhi vırb tı bîlông

    النطق

    /ᴛʜē ˈaksʜən əv ᴛʜē ˈvərb tə bəˈlôɴɢ/ /ðiː ˈækʃən əv ðiː ˈvɜrb tə bɪˈlɔːŋ/
المفضلات