the action of placing and detonating bombs

listen to the pronunciation of the action of placing and detonating bombs
الإنجليزية - التركية

تعريف the action of placing and detonating bombs في الإنجليزية التركية القاموس.

bombing
(Argo) graffiti yapmak
bombing
bombalama eylemi
bombing
(Politika, Siyaset) bombalı saldırı
bombing
(Askeri) bombalayarak

Düşmanlar tesisi bombalayarak imha ettiler. - The enemies destroyed the plant by bombing.

bombing
bombalı eylem
bombing
bombalama

Grup bombalama sorumluluğunu üstlendi. - The group claimed responsibility for the bombings.

Nagazaki ve Hiroşimanın nükleer bombalamalarından itibaren, Japonya saygılı ve barışçı bir geleneği sürdürmüştür. - Since the nuclear bombings of Nagasaki and Hiroshima, Japan has maintained a respectful and pacifist tradition.

bombing
bombardıman

İnsani bombardıman ifadesi bir oksimorondur. - The phrase humanitarian bombing is an oxymoron.

Bir sürü tehlikeli bombardıman saldırılarını tamamladı. - He completed many dangerous bombing raids.

bombing
bombala

Üç Malay ve bir Filipinli, Mindanao'daki Davao bombalamasında öldü. - 3 Malay nationals and a Filipino were killed in the Davao bombing on Mindanao.

Görgü tanıkları bombalamadan hemen sonra Tom'un Park Street'te güneye doğru yürüdüğünü gördüler. - Eye witnesses saw Tom walking south on Park Street just after the bombing.

bombing
(Askeri) BOMBARDIMAN, BOMBALAMA: Bir uçaktan, düşman hedefleri üzerine bomba salma. Ayrıca bakınız: "area bombing", "pattern bombing", "precision bombing", "single shot bombing" ve "salvo bombing"
bombing
(isim) bombalama
الإنجليزية - الإنجليزية
bombing
the action of placing and detonating bombs

    الواصلة

    the ac·tion of plac·ing and de·to·nat·ing bombs

    التركية النطق

    dhi äkşın ıv pleysîng ınd detıneytîng bämz

    النطق

    /ᴛʜē ˈaksʜən əv ˈplāsəɴɢ ənd ˈdetəˌnātəɴɢ ˈbämz/ /ðiː ˈækʃən əv ˈpleɪsɪŋ ənd ˈdɛtəˌneɪtɪŋ ˈbɑːmz/
المفضلات