البحث
ترجمة
ألعاب
برامج
سجل
دخول العضو
العيارات
مفكرة
ما يتعلق بنا
الاتصال
الحساب
دخول العضو
سجل
العيارات
English
Türkçe
Deutsche
Русский
العربية
Türkçe
Deutsche
Русский
العربية
ç
ı
ğ
ö
ş
ü
â
Online English Turkish and Multilingual Dictionary 20+ million words and idioms.
the act of standing, sitting, or walking, with the feet far apart
الإنجليزية - التركية
تعريف
the act of standing, sitting, or walking, with the feet far apart
في الإنجليزية التركية القاموس.
المصطلحات ذات الصلة
straddle
{f}
iki arada bir derede kalmak
straddle
iki tarafı birden idare etmek
straddle
(Ticaret)
çift opsiyon işlem
straddle
(Ticaret)
çift ikramiyeli işlem
straddle
bacaklarını iyice açıp oturmak/dikilmek
straddle
apışarak bir şeyin üstünde durmak veya oturmak
straddle
taraf tutmamak
straddle
hedefin hem önüne hem arkasına vurmak
straddle
(fiil) ata biner gibi oturmak, bacaklarını ayırarak yürümek, bacaklarını açarak durmak, iki tarafı da idare etmek, apışıp kalmak, iki arada bir derede kalmak, eline bakmadan potu iki katına çıkarmak (poker)
straddle
(Askeri)
ATIŞLA KAVRAMAK: Bir kısmı kısa düşen, bir kısmı hedefi aşan veya sağına, soluna düşen bir grup mermi atmak veya bomba bırakmak
straddle
{f}
iki tarafı da idare etmek
straddle
bacaklarını ayırıp oturmak
straddle
{f}
bacaklarını ayırarak yürümek
straddle
bacakları ayırma
straddle
{f}
ata biner gibi oturmak
straddle
{f}
eline bakmadan potu iki katına çıkarmak (poker)
straddle
bacaklarını açıp durmak veya yürümek apışıp durmak
straddle
{f}
(ata biner gibi) bacaklarını açarak (bir şeyin) üstüne binmek; (bir şeyin) üstünde ata binmiş gibi oturmak
straddle
ata biner gibi oturma
straddle
çift opsiyon işlemi
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف
the act of standing, sitting, or walking, with the feet far apart
في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
straddle
the act of standing, sitting, or walking, with the feet far apart
الواصلة
the act of standing, sitting, or walking, with the feet far a·part
النطق
Resimler
Google Resimler
Bing Resimler
السابق
the act of standing, sitting, or walking..
(1) (b) very strong hand (2) see also ir..
the killing of a relative, especially a ..
nefes ya da soluk almaya ait
eine gute stelle
المزيد...
امسح
المفضلات
المزيد...
امسح