the act of filing documents in the office of the county recorder

listen to the pronunciation of the act of filing documents in the office of the county recorder
الإنجليزية - التركية

تعريف the act of filing documents in the office of the county recorder في الإنجليزية التركية القاموس.

recording
(Bilgisayar) kaydedilen
recording
(Bilgisayar) kaydediyor

Sami, Leyla'yı kaydediyordu. - Sami was recording Layla.

Bunu kaydediyor musun? - Are you recording this?

recording
kaydederek
recording
kaydedeci
recording
(Bilgisayar) kayıt için
recording
kaydedici
recording
(Bilgisayar) kaydediliyor
recording
{f} kaydet

Bunu kaydetmiyor musun? - Aren't you recording this?

Bizi şimdi kaydetmiyor musun? - Aren't you recording us right now?

recording
kayıt

Bu kayıt tahrif edilmiştir. - This recording has been tampered with.

Bodrumumuzu ses geçirmez hale getirdik ve onu bir kayıt stüdyosu olarak kullanıyoruz. - We soundproofed our basement and use it as a recording studio.

recording
{i} bant
recording
(Tıp) Herhangi bir şekilde kaydetme, özellikle bir olayın seyrini çizelge halinde kağıt üzerine geçirme
recording
(isim) kayıt, kayda geçme, ses kaydı, zapta geçme, bant
recording
(Askeri) (INTELLIGENCE) HABERLERİN KAYIT VE SINIFLANDIRILMASI (İSTİHBARAT): Haber ve bilgilerin istihbarat bakımından işlemini kolaylaştırmak maksadıyla sistemli bir şekilde sınıflandırılması ve düzenlenmesi
recording
{s} zabıt
recording
{i} kayda geçme
recording
{i} zapta geçme
recording
{i} (kaset, plak v.b.'ne ait) kayıt
recording
{s} yazıcı
الإنجليزية - الإنجليزية
recording
the act of filing documents in the office of the county recorder

    الواصلة

    the act of fil·ing documents in the of·fice of the coun·ty re·cord·er

    التركية النطق

    dhi äkt ıv faylîng däkyumınts în dhi ôfıs ıv dhi kauni rikôrdır

    النطق

    /ᴛʜē ˈakt əv ˈfīləɴɢ ˈdäkyo͞omənts ən ᴛʜē ˈôfəs əv ᴛʜē ˈkounē rēˈkôrdər/ /ðiː ˈækt əv ˈfaɪlɪŋ ˈdɑːkjuːmənts ɪn ðiː ˈɔːfəs əv ðiː ˈkaʊniː riːˈkɔːrdɜr/
المفضلات