Tom hâlâ araba kazasında ölen kızı Mary'nin yasını tutuyordu.
- Tom was still mourning his daughter Mary who had died in a car accident.
Hükümet üç günlük ulusal yas ilan etti. Ülke genelinde bayraklar yarıya indirildi.
- The government has declared three days of national mourning. Flags across the country have been lowered to half-mast.
Adam üzücü haberi aldıktan sonra yas tutuyor.
- The man is mourning after the sad news.
Adam üzücü haberi aldıktan sonra yas tutuyor.
- The man is mourning after receiving sad news.