She wanted to test her limits.
- O, sınırlarını test etmek istedi.
Bush doesn't want to test new weapons.
- Bush, yeni silahlar test etmek istemiyor.
The research director had the department do a thorough job in testing the new product.
- Araştırma müdürü, departmana yeni bir ürünü test etmede esaslı bir iş yaptırdı.
Tom got his eyes tested.
- Tom gözlerini test ettirdi.
I got my eyes tested.
- Gözlerimi test ettirdim.
The research director had the department do a thorough job in testing the new product.
- Araştırma müdürü, departmana yeni bir ürünü test etmede esaslı bir iş yaptırdı.
Tom got his eyes tested.
- Tom gözlerini test ettirdi.
The research director had the department do a thorough job in testing the new product.
- Araştırma müdürü, departmana yeni bir ürünü test etmede esaslı bir iş yaptırdı.