His plans always sound great in theory but they don't work in practice.
- Onun planları teoride her zaman kulağa hoş geliyor ama uygulamada çalışmaz.
In theory, there is no difference between theory and practice. But, in practice, there is.
- Teoride, teori ve uygulama arasında farklılık yok. Ama uygulamada var.
Darwin developed the evolutionary theory.
- Darwin, evrim teorisini geliştirdi.
The information presented in Kelly's paper on color coordination is seen to be of use in building up an alternative theory.
- Renk koordinasyonu ile ilgili Kelly'nin raporunda sunulan bilginin alternatif bir teori oluşturmada faydalı olacağı anlaşilmaktadır.