Tom has been talking on the phone for an hour.
- Tom bir saattir telefonda konuşuyor.
You're wanted on the phone. It's from Tom.
- Telefonda aranıyorsunuz. Tom'dan.
I have Tom on the line.
- Tom'a telefonda sahibim.
There is a Mr. Kimura on the line for you.
- Telefonda sizin için bir Bay Kimura var.
He asked for my permission to use the telephone.
- Telefonu kullanabilmek için benden izin istedi.
Where is the nearest telephone?
- En yakın telefon nerede?
Get both a phone and internet access in a single package!
- Tek bir pakette hem bir telefon hem de bir internet erişimi alın!
Does she know your phone number?
- Telefon numaranı biliyor mu?
I called Susan to apologize to her, but she hung up on me.
- Ona özür dilemek için Susan'ı aradım fakat o, telefonu yüzüme kapadı.
I need to make a telephone call.
- Benim bir telefon konuşması yapmam gerekiyor.
Has Lucy telephoned yet?
- Lucy henüz telefon etti mi?
I was leaving home when Tom telephoned me.
- Tom bana telefon ettiğinde evden ayrılıyordum.