Repetition plays a very important role in language learning.
- Tekrarlama, dil öğrenmede çok önemli bir rol oynamaktadır.
You're wasting your time with all this needless repetition so spare us the long-winded explanation.
- Bütün bu gereksiz tekrarla zamanını boşa harcıyorsun bu yüzden bize uzun soluklu bir açıklama yap.
Don't make the same mistake again.
- Aynı hatayı tekrar yapma.
I will never do it again.
- Onu asla tekrar yapmayacağım.
She came here once again.
- O tekrar buraya geldi.
The economy is in turmoil once again.
- Ekonomi tekrar sarsıntıya girdi.
Could you repeat that, please?
- Lütfen şunu yeniden tekrarlayabilir misin?
His repeated delinquencies brought him to court.
- Tekrarlanan suçları onu mahkemeye getirdi.
He read the article over and over again.
- O makaleyi tekrar tekrar okudu.
I say the same thing over and over.
- Aynı şeyi tekrar tekrar söylüyorum.
He read the article over and over again.
- O makaleyi tekrar tekrar okudu.
Do I have to do it over again?
- Ben onu tekrar yapmak zorunda mıyım?
Tom attempted to escape but was quickly recaptured by his kidnappers.
- Tom kaçmaya çalıştı ama onu kaçıranlar tarafından hızla tekrar yakalandı.
He was re-elected mayor.
- Belediye başkanlığına tekrardan seçildi.
He was re-elected mayor.
- Belediye başkanlığına tekrardan şeçildi.
I hope to meet you all again.
- Hepinizle tekrar görüşmeyi ümit ediyorum.
My parents didn't allow me to see Tom again.
- Ebeveynlerim Tom'u tekrar görmem için bana izin vermedi.
If you cut the tail off of a lizard, it will grow back.
- Bir kertenkelenin kuyruğunu kesersen, o tekrar uzar.
When I got out of prison, Tom helped me get back on my feet.
- Hapishaneden çıktığımda, Tom tekrar ayaklarımın üstünde durmama yardımcı oldu.
Your attempt to retrieve your password was not successful. Please try again.
- Şifrenizi geri alma girişiminiz başarılı değildir. Lütfen tekrar deneyin.
This soundbite was repeated all over the news.
- Bu konuşmanın en önemli kısmı bütün haberlerde tekrar edildi.
We have to start all over again.
- Biz tekrar baştan başlamak zorundayız.
The crowd cried out for an encore.
- Kalabalık tekrar için bağırdı.
Replay the last 10 seconds.
- Son 10 saniyeyi tekrar oynat.