tavsiye eden

listen to the pronunciation of tavsiye eden
التركية - الإنجليزية
advising
commendatory
tavsiye et
{f} recommended

My friend recommended that I shouldn't buy an iPad yet, but to wait until I see what Apple's competitors come out with. - Arkadaşım henüz bir iPad almamam gerektiğini fakat Apple'ın rakiplerinin ne konuşacaklarını görünceye kadar beklememi tavsiye etti.

The teacher recommended this dictionary to us. - Öğretmen bize bu sözlüğü tavsiye etti.

tavsiye et
{f} advising
tavsiye et
advise

My brother advised me to stop smoking. - Erkek kardeşim bana sigara içmeyi bırakmamı tavsiye etti.

George was so tired that his doctor advised him to take better care of himself. - George o kadar yorgundu ki doktoru ona kendisine daha iyi bakmasını tavsiye etti.

tavsiye et
{f} counsel
tavsiye et
advise to be
tavsiye et
advised

George was so tired that his doctor advised him to take better care of himself. - George o kadar yorgundu ki doktoru ona kendisine daha iyi bakmasını tavsiye etti.

I advised him to take a rest. - Ben ona dinlenmesini tavsiye ettim.

tavsiye eden
المفضلات