taking ones time, slowly and carefully

listen to the pronunciation of taking ones time, slowly and carefully
الإنجليزية - التركية

تعريف taking ones time, slowly and carefully في الإنجليزية التركية القاموس.

deliberately
kasten

Tom Mary'nin kendisinden kasten kaçındığını fark etti. - Tom realized Mary was deliberately avoiding him.

O, camı kasten kırdı. - He deliberately broke the glass.

deliberately
kasıtlı olarak

O, kasıtlı olarak bir çatışmayı provoke etmeye devam etti. - He deliberately kept on provoking a confrontation.

Fadıl, Leyla'yı kasıtlı olarak öldürdü. - Fadil killed Layla very deliberately.

deliberately
kasti olarak
deliberately
mahsus
deliberately
inadına
deliberately
bile bile
deliberately
tasarlayarak
deliberately
kasıtlı/temkinli şekilde
الإنجليزية - الإنجليزية
deliberately
taking ones time, slowly and carefully
المفضلات