He has a hairy chest.
- Onun tüylü bir göğsü var.
You have a feather on your hair.
- Saçında bir kuş tüyü var.
I felt light as a feather.
- Kendimi tüy kadar hafif hissettim.
The male peacock has colorful tail feathers.
- Erkek tavus kuşunun renkli kuyruk tüyleri vardır.
The terrible scene sent shivers down his spine.
- Korkunç sahne onun tüylerini diken diken etti.
My down jacket kept me warm.
- Kuş tüyü ceketim beni ısıttı.